Uyarlama davası sözleşme kurulduktan sonra ortaya çıkan, borçludan kaynaklanmayan, olağan ve hesaba katılabilir nitelikte olmayan, önceden tahmin edilemeyen ve öngörülemeyen değişen hal ve koşullara göre sözleşmedeki borçların yeniden uyarlanmasını hakimden istedikleri bir davadır.
Ülkemizde şehir ve ilçe merkezlerinde yaşayanların oranı TUİK verilerine göre 2022 yılı için % 93.4 tür. Şehir ve ilçe merkezlerinde yaşayan nüfusun büyük bölümü ise çok katlı binalarda veya bir çok binadan veya bağımsız bölümden oluşan sitelerde yaşamakta veya çalışmaktadırlar.
Kira sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu (TMK) 299. maddesinde “….., kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır. Kira sözleşmesi tanımından da anlaşıldığı üzere iki tarafa da borç yükleyen bir sözleşmedir.
Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, kira bedelini ödemediği için kendisine yazılı olarak iki haklı ihtarda bulunulmasına sebep olursa; kiraya veren, tahliye davası açarak kiracıyı tahliye ettirebilir.